RAMAZAN-I ŞERİF AYININ 2. YARISINDA İLERLERKEN…
Maddi ve manevi bir arınma, canlanma dönemi olarak bize bahşedilen bu özel ayın büyük kısmını geride bıraktık. İmsak vaktinden akşama kadar, yiyecek, içecek vb. alımlardan uzak kalırken ibadetlerin artmasıyla, oluşan manevi havanın teneffüsü ile, uyku düzeniyle vücudumuz üzerindeki olumlu etkilerini de yaşamaktayız. Bu olumlu etkilerin bilimsel olarak da desteklenmesi ile, artık oruç benzeri beslenme ve yaşama tedavilerini de uygulamada daha sık görmekteyiz.
Vücudun arınması, yaşlı hücrelerden kurtulması ve yeniden canlanması için otofaji (kendi kendini yeme- sindirme) işlemi çok önemlidir ve bunun altında yatan mekanizmaların keşfi konusunda 2016 Nobel Tıp ödülü alan Japon bilim insanı, Yoshinori Ohsumi’nin çalışmaları çığır açmıştır. Açlık gibi uyaranlar, bu mekanizmayı harekete geçirip, zararların giderilmesini ve ortaya çıkan ürünlerden yenilerinin üretilmesini sağlamaktadır. Bu mekanizmanın düzgün çalışmadığı durumlarda, ileri yaşlarda, Parkinson hastalığı, Alzheimer, Tip-2 Diyabet , Osteoartrit gibi müzmin hastalıkların ortaya çıkmasını kolaylaştırdığı belirtilmekte hatta kanserle bile ilişkilendirilmektedir. İşte burada oruç ve benzeri tedavilerin önemi ortaya çıkmıştır. Oruçla birlikte kök hücreler canlanmakta ve ihtiyaç olan hücrelere, bağışıklık hücrelerine dönüşerek vücudun yenilenmesini sağlamaktadır.
Oruçla birlikte, beslenmeye dikkat edilmesi, kalori dengesinin sağlanması ile, kilo vermekte zorlanan kişilerin bu isteklerini sağlamalarının daha kolaylaştığı, insülin direncinin düştüğü, yağ dengesinin olumlu yönde değiştiği, tüm vücudun bundan nasiplendiğini destekleyen çalışmalar her geçen gün daha da artmaktadır.
Metabolik sendrom diye adlandırılan, karın bölgesinde tombiklik, insülin direnci, tansiyon yüksekliği, kan yağ düzeylerinde dengesizlik ile karakterize durumlar, günümüzde toplumumuzu olumsuz etkilemekte, bir çok hastalık için –kanser dahil- risk teşkil etmektedir. Bozulmuş sirkadiyen saat ritminin, beslenme bozukluğu yanında, metabolik sendrom ve ilişkili durumlarda önemi de belirtilmektedir. Günün aktivite saatlerinde, şafaktan gün batımına kadar, sirkadiyen ritm ve dünya dönüşü ile senkronize, bir ay boyunca, aralıklı oruç tutmanın metabolik sendromda yardımcı tedavi olabileceğini gösteren bilimsel kanıtlar da yeni pencereler açmıştır.
Ramazan ayındaki orucun etkisiyle, vücudun stres hormonlarında düşmelerin olduğunu, beyindeki sinir hücrelerinin yaşamını uzatan maddelerin arttığını, bağırsak mikrop yapısının (mikrobiata) olumlu yönde değişmesini sağladığını gösteren bilimsel çalışmalardan da bahsetmek gerekir.
Bu dönem, çocuk sahibi olmak için hazırlık yapan ya da çocuk sahibi olmakta zorlanan çiftler için de ayrı bir şifa vesilesi olmaktadır. Gebelik öncesi vücudun zararlardan arınıp yenilenmesi, keyifli bir gebelikle sağlıklı bebeklere, nesillere vesile olacaktır. Yumurtalık tembelliği olan, biraz tombik, insülin direnci söz konusu olan hanımlarda, beslenme düzenini ve beslenme kalitesini sağlamada ve yumurtalıkların başka bir ilaca gerek kalmadan çalışmasında, bu ayın olumlu etkileri de bilimsel çalışmalara yansımıştır. Eklenen manevi havanın etkisiyle, stres kaygı düzeyinin azalmasıyla bu olumlu etki daha da artmaktadır.
Benim yumurtalıklarım zayıf menopoza yaklaşmışım diye üzülen hanımlara da güzel haberler var. Özellikle, deney ortamında yapılan çalışmalar, oruç gibi aç kalma ve kalori kısıtlama periyodlarının yumurtalıklarda yumurta üretimini canlandırdığı, menopoza geçiş sürecini yavaşlattığını desteklemektedir.
Bu ay içinde menopoz arefesindeki bir hastamda yumurtalık faaliyetini görmemi, kilo vermekte zorlanan hastamın da kilo vermeyi başladığını görmemi yakın bir gözlem olarak paylaşmak isterim.
Çocuk sahibi olmakta zorlanan çiftlere ,özellikle kadınlara bütünsel yaklaşmanın, psikososyal desteğin önemi de aşikar haldedir. Maneviyat ise, psikolojik iyilik hallerinde özel bir önem arz etmektedir. Bu güzel ayın, bu konuda da nasıl destek olabileceğini düşünelim….
Daha nice bilmediğimiz maddi manevi faydalarla dolu olan bu günlerin kalan kısmını daha da farkındalıkla geçirmek, güzel bir niyet ve gösterilen irade ile kazandıklarımızı, diğer zamanlarda da devam ettirebilmek ne güzel olur….
Sağlıcakla kalın
KAYNAKLAR: